Osmanlıca/İsmin çekimlenmesi
Bu bölümde, Arapça gramerinde ismin nasıl çekimlendiğini inceleyeceğiz.
Belirtili ve Belirtisiz İsimler
[değiştir]Belirtili isimler, Belirtisiz isimlere harf-i tarif denilen -ال (el-) ön eki getirerek yapılır. Ancak, el- ön eki her zaman yazıldığı gibi telaffuz edilmez. Bu konuda dikkat edilmesi gereken iki husus vardır:
Baştaki Elif'in düşmesi
[değiştir]Ünlü ile biten bir kelimeden sonra el- ön ekinin Elif'i telaffuz edilmez. Bunu göstermek için bazen el- ön eki, -ٱل şeklinde hemze-i vasıl ile yazılır.
بالجمله
bi'l-cümle
بالذات
bi'ẕ-ẕât
Lâm'ın Asimilasyonu
[değiştir]Dilin ön ucuyla telaffuz edilen ünsüzlere şemsî ünsüzler denilir. Bu ünsüzler kelime başında olunca Lâm harfi telaffuz edilmez, ilk ünsüz şeddeli okunur. Aşağıdaki ünsüzler şemsîdir:
ت ث د ذ ر ز س ش ص ض ط ظ ل ن
Dilin ucuyla telaffuz edilmeyen ünsüzlere ise kamerî ünsüzler denir. Bu ünsüzlerle başlayan kelimelerden önce Lâm harfi telaffuz edilir.
ء ب ج ح خ ع غ ف ق ك م ه و ی
Cim harfi, dilin ucuyla telaffuz edilmesine rağmen kamerî sayılmaktadır.
السلام
es-selâm
الرحیم
er-raḥîm
İsmin Hâlleri (Ahvâl-i İsim)
[değiştir]Arapçada kelimelerin bulunduğu üç hâl vardır:
- Yalın hâldeki kelimeler ötre ile biter
- Belirtme hâlindeki kelimeler üstün ile biter.
- İyelik hâlindeki kelimeler ise esre ile biter.
Belirtisiz, yani el- ön ekine sahip olmayan isimler ise tenvin işaretlerinden biriyle biter. Dolayısıyla, Arapçada asla "kitap" kelimesi olduğu gibi kullanılmaz. Ya
كتابٌ
kitâbün
ya da
الكتاب
el-kitâbü
olarak geçer. Ancak hâl ekleri, bir ifadenin sonunda bulununca düşer. Bu sebepten ötürü, Arapça kelimeler Osmanlıcaya -un eki olmadan geçmiştir.
Osmanlıcada İyelik hâli nadiren kalıplaşmış ifadelerde kullanılır. Yalın hâlindeki ötre ise sonraki makalelerde göreceğimiz gibi tamlama yaparken kullanılır.
دارُ الشفقة
Belirtme hâli ise sık sık zarf olarak kullanılır.
ذاتاً رسماً قسماً حالاً
Kelimelerin Cinsiyeti (Keyfiyet)
[değiştir]Arapçada iki cinsiyet vardır: müzekker (eril) ve müennes (dişil). Bir kelimenin müennes olduğunu anlamak için iki yol vardır:
Bazı kelimeler, anlamlarından dolayı müennestir. Gerçek bir kadını belirten her isim, biçimine bakılmaksızın müennestir. İlaveten, harf isimleri ve aşağıda anlatılacak olan müennes ve mükesser çoğullar da daima müennes sayılırlar.
Bazı kelimeler ise biçimlerinden dolayı müennestir. Örneğin ة- (Yuvarlak Te) harfi ile biten kelimeler neredeyse her zaman müennes olurlar. Ayrıca, ا (elif) ve ت (te) ile biten kelimeler de müennes olurlar, ancak söz konusu Elif ve Te'nin kökün bir parçası olmaması gerekir.
Bir kelime müennes değilse o kelimeye müzekker denilir. Müzekker kelimelere ة- (yuvarlak te) veya ت- (te) eki getirerek müennes yapabiliriz.
Müzekker | Müennes |
---|---|
حامل |
حامله |
عظیم |
عظیمه |
رسّام |
رسّامه |
ثانی |
ثانیه |
بِن |
بِنْت |
أُخ |
أُخْت |
Kelimelerin müennes olabilmesi için bir insanı temsil etmesine gerek yoktur. Sık sık cisimler, hatta soyut konseptler bile müennes olabilir.
Kelimelerin Sayısı (Kemiyet)
[değiştir]Türkçede kelimelerin sahip olabileceği iki sayı vardır: Tekil ve Çoğul.
Arapçada ise kelimeler üç farklı sayıya sahip olabilirler:
- Müfred (Tekil)
- Tesniye (İkil)
- Cem (Çoğul)
Bir kelimeyi müfret yapmak için herhangi bir ek eklemek gerekmez.
Tesniye
[değiştir]Bir kelimeyi müsenna (tesniye edilmiş) yapmak için ise ین- (-eyn) eki kullanılır.
Müfred | Müsenna | Latin Harfleriyle |
Manası |
---|---|---|---|
ساحل | ساحلین | sâḥileyn | İki sahil |
أبو | أبوین | ˀebeveyn | İki baba İki veli |
طراف | طرافین | ṭarafeyn | İki taraf |
نسخه | نسختین | nüsḫateyn | İki nüsha (kopya) |
Cem
[değiştir]Arapçada iki çeşit cem bulunur:
- Cem-i Salim (Düzenli Çoğul)
- Cem-i Mükesser (Kırık Çoğul)
Salim Çoğullar
[değiştir]Salim çoğullar, kelimenin köküne bir ek getirerek elde edilir. Müzekker kelimelerin çoğulunu elde etmek için ون- (-ûn) veya ین- (-în) eki kullanılır.
Müfred | Cem | Latin Harfleriyle |
Manası |
---|---|---|---|
مأمور | مأمورون | meˀmûrûn | memurlar |
مؤمن | مؤمنین | müˀminîn | müminler |
Ancak müzekker olup insan olmayan varlıklar için ون- veya ین- (-ûn veya -în) ekleri kullanılamaz. Bu tür isimler, müennes isimler gibi çekimlenir.
Müennes isimlerde ise kelimenin sonundaki yuvarlak te düşer, yerine ات- (-ât) eki gelir. Kelimenin kökü zaten -ât ile bitiyorsa -ât ekinin yerine bir Vav gelir.
Müfred | Cem | Latin Harfleriyle |
Manası |
---|---|---|---|
مسلمه | مسلمات | müslimât | Kadın Müslümanlar |
علامت | علامات | ˁalâmât | Alametler |
ذات | ذوات | ẕevât | Zatlar (Kişiler) |
تحریر | تحریرات | taḥrîrât | Yazılar |
معلوم | معلومات | maˁlûmât | Bilinenler |
Mükesser Çoğullar
[değiştir]Bazı isimler ise, çoğullarını türetmek için ekler almaktansa özel vezinlere sokulurlar. Hangi kelimenin hangi vezne girdiği mutlak kurallara bağlı değildir, ancak kelimenin kökünün bulunduğu vezne göre bazı kaidelerden bahsetmek mümkündür.
Müfret Vezni | Cem Vezni | Örnekler | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
فَعْلْ faˁl |
فُعُولْ fuˁûl |
فنّ | حرف | شرط | حدّ | نقت | |||||
fen | ḥarf | şarṭ | ḥadd | naḳit | |||||||
فنون | حروف | مشرط | حدود | نقوت | |||||||
fünûn | ḥurûf | şurûṭ | ḥudûd | nuḳût | |||||||
فَعْلْ فِعْلْ faˁl fiˁl فُعْلْ فَعَلْ faˁal fuˁl |
أَفْعَالْ ˀefˁâl |
شكل | طرف | ولد | صنف | سرّ | حكم | ملك | |||
şekil | ṭaraf | veled | ṡınıf | sırr | ḥüküm | mülk | |||||
أشكال | اطراف | أولاد | اصناف | اسرار | أحكام | أملاك | |||||
eşkâl | eṭraf | evlâd | eṡnaf | esrar | aḥkâm | emlâk | |||||
فُعْلَة fuˁle(t) |
فُعَلْ fuˁal |
نسخه | صورت | قلّه | |||||||
nüsḫa | ṡûret | ḳulle | |||||||||
نسخ | صور | قلل | |||||||||
nüsaḫ | ṡuvar | ḳulel | |||||||||
فَعْلَة فِعْلَة fiˁle(t) faˁle(t) |
فِعَلْ fiˁal |
نعمت | ملّت | عبرت | بلده | ||||||
niˁmet | millet | ˁibret | belde | ||||||||
نعم | ملل | عبر | بلاد | ||||||||
niˁam | milel | ˁiber | bilâd | ||||||||
فِعَالْ فَعَالْ faˁâl fiˁâl |
أَفْعِلَة ˀefˁile(t) |
زمان | جواب | طعام | |||||||
zamân | cevâp | ṭaˁâm | |||||||||
ازمنه | اجوبه | اطعمه | |||||||||
ezmine | ecvibe | eṭˁime | |||||||||
فَاعِلْ fâˁil |
فَوَاعِلْ فُعَّالْ fuˁˁâl fevâˁil فَعَلَة فُعَلَاءْ fuˁalâˀ faˁale |
ساحل | جامع | تاجر | حاكم | عامل | عالم | جاهل | |||
sâḥil | câmiˁ | tâcir | ḥâkim | ˁâmil | ˁâlim | câhil | |||||
سواحل | جوامع | تجّار | حكّام | عمله | علما | جهلا | |||||
sevâḥil | cevâmiˁ | tüccâr | ḥukkâm | ˁamele | ˁulemâ | cühelâ | |||||
Ye ile biten kelimeler | أَفْعِلَاءْ ˀefˁilâˀ |
ولی | نبی | ذكی | |||||||
velî | nebî | ẕekî | |||||||||
أولیا | انبیا | اذكیا | |||||||||
evliyâ | enbiyâ | eẕkiyâ | |||||||||
فَاعِلَة fâˁile(t) |
فَوَاعِلْ fevâˁil |
قاعده | لازمه | فائده | |||||||
ḳâˁide | lâzıme | fâˀide (fayda) | |||||||||
قواعد | لوازم | فوائد | |||||||||
kavâˁid | levâzım | fevâˀid | |||||||||
فَعِیلْ faˁîl |
فُعَلَاء فِعَالْ fiˁâl fuˁalâˀ أَفْعِلَاء ˀefˁilâˀ |
شهید | فقیر | كبیر | كریم | قریب | |||||
şehîd | faḳîr | kebîr | kerîm | ḳarîp | |||||||
شهدا | فقرا | كبار | كرام | أقربا | |||||||
şühedâ | fuḳarâ | kibâr | kirâm | aḳrabâ | |||||||
فَعِیلَة faˁîle(t) |
فَعَائِلْ faˁâˀil |
وظیفه | خزینه | جزیره | |||||||
vaẓîfe | ḫazîne | cezîre | |||||||||
وظائف | خزائن | جزائر | |||||||||
vaẓâif | ḫazâin | cezâir | |||||||||
4 ünsüzlü her kelime |
فَعَالِیلْ فَعَالِلْ faˁâlil faˁâlîl |
مكتب | مملكت | تدبیر | أصغر | سلطان | عسكر | ترجمه | |||
mekteb | memleket | tedbir | ˀaṡgar | ṣulṭân | ˁasker | tercüme | |||||
مكاتب | ممالك | تدابر | عصاغر | سلاطین | عساكر | تراجم | |||||
mekâtip | memâlik | tedâbir | ˀaṡâgir | selâṭîn | ˁasâkir | terâcim |
Mezidün fih masdarlar bunların ism-i fâil ve mefûllerinin çoğulları çoğu zaman salimdir.
Birkaç istisnai ismin çoğulu da tamamen düzensizdir:
Müfret | Latin Harfleriyle |
Cem | Latin Harfleriyle |
---|---|---|---|
أمّ | ˀümm | أمّهات | ˀümmehât |
انسان | ˀinsân | ناس | nâs |
اسود | ˀesvet | سودان | sûdân |
ارمنی | ˀermenî | آرامنه | ârâmine |
سعی | saˁy | مساعی | mesâˁi |
Osmanlıca İçindekiler | ||
---|---|---|
Giriş - Alfabe - Metinler | ||
İmlâ | Kelime Bilgisi | |
Türkçe Unsurlar | ||
Arapça ve Farsça Unsurlar |