Türkiye'de Mentörlük/Türkiye'de Mentör Öğretmen

Vikikitap, özgür kütüphane

Türk eğitim sisteminde öğretmen yetiştirme programlarının niteliğinin arttırılmasında rol oynayan iki temel bileşen söz konusudur. Bunlardan ilki eğitim fakülteleriyle Milli Eğitim Bakanlığı arasında imzalanan protokole bağlı olarak, eğitim fakültelerinde öğrenimlerine devam etmekte olan öğretmen adaylarının iş başında öğrenme ilkesine dayanarak uygulama okullarında staj yaptıkları süreçtir (Akdemir, 2013). Diğeri ise mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin ilk yılını ifade eden adaylık sürecidir. Adaylık dönemi öğretmen adayını mesleğe hazırlamada pratik değeri olması ve oldukça yoğun bir uygulama sürecine kapsadığı için büyük önem taşımaktadır. Pek çok öğretmenin öğretmenlik ile ilgili bakış açısını bu geçiş dönemi şekillendirir (Ekinci, 2010). Millî Eğitim Bakanlığı 1998 yılımda öğretmen yetiştiren yüksek öğretim kurumlarında öğrenim görmekte olan öğrencilerin, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı resmî ve özel eğitim ve öğretim kurumlarında yapmalarını öngören öğretmenlik uygulaması çalışmalarının, amaç, ilke ve yöntemlerine ilişkin bir yönerge yayınlamıştır. Bu yönergede, "öğretmen adaylarının, öğretmenlik mesleğine daha iyi hazırlanmalarını, öğrenimleri süresince kazandıkları genel kültür, özel alan eğitimi ve öğretmenlik mesleğiyle ilgili bilgi, beceri, tutum ve alışkanlıklarını gerçek bir eğitim-öğretim ortamı içinde kullanabilme yeterliliği kazanmalarını sağlayacak uygulama çalışmalarına ilişkin usul ve esasları düzenlemek" amaçlanmıştır (Millî Eğitim Bakanlığı, 1998). Öğretmenlik programına devam etmekte olan, öğretmeni olacağı öğretim düzeyi ve alanında, okul ortamında, öğretmenlik uygulaması yapan yüksek öğretim kurumu öğrencisi olarak tanımlanan "Öğretmen Adayı", öğretmenlik uygulamasını "Uygulama Öğretmeni"nin mentörlüğünde gerçekleştirir. Bu mentör uygulamanın gerçekleştiği okulda görev yapmakta olan, öğretmenlik formasyonuna sahip, kendi alanında deneyimli öğretmenler arasından seçilir. Görevi öğretmen adayına öğretmenlik mesleğinin gerektirdiği davranışları kazanmasında rehberlik ve danışmanlık yapmaktır. Uygulama öğretmeni aynı zamanda öğretmenlik uygulamasını planlanlama, programlama ve yürütme için belirlenen ilkelerden biri olan "ortak değerlendirme ilkesi"nde belirtildiği üzere aday öğretmenin değerlendirilmesinde de görev alır. Öğretim elemanı ve uygulama öğretmeni uygulama etkinliklerini birlikte planlar ve yürütürler. Bu nedenle öğretmen adayının öğretmenlik uygulamasındaki performansı, her ikisi tarafından ayrı ayrı değerlendirilir. Yine aynı ilke kapsamında aday öğretmenin öğretmenlik uygulaması ile ilgili başarısında bu iki değerlendirmenin fakültenin "Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği" takip edilerek birleştirilmesiyle not olarak belirlenir ve uygulama öğretim elemanı tarafından fakülte yönetimine teslim edilir. Bu yönergede ayrıca öğretmenlik uygulamasında yer alan her birey ve kurumun görev, yetki ve sorumlulukları tanımlanmıştır. Mentörlük çalışmaları ile doğrudan ilişkili olan uygulama öğretmeninin ve öğretmen adayının görev ve sorumlulukları aşağıda listelenmiştir. Uygulama öğretmeninin görev ve sorumlulukları: • Uygulama öğretim elamanı ve uygulama okulu koordinatörü ile iş birliği yaparak öğretmen adaylarının uygulama çalışmaları kapsamındaki etkinlikleri hazırlar. • Uygulama programının gerektirdiği etkinliklerin yürütülmesini sağlar, uygulama etkinliklerinin başarılı bir biçimde yerine getirilmesi için öğretmen adayına rehberlik eder, bu etkinlikleri izler ve denetler. • Uygulama sonunda öğretmen adayının uygulama çalışmalarını değerlendirir, uygulama okulu koordinatörüne teslim eder. Öğretmen adayının görev ve sorumlulukları: • Uygulama programının gereklerini yerine getirmek için planlı ve düzenli çalışır. Uygulama öğretim elemanı, uygulama öğretmeni ve diğer öğretmen adayları ile iç birliği içinde planlı bir şekilde çalışır. • Uygulama programının gereklerini yerine getirirken okul yönetimi, uygulamadan sorumlu öğretim elemanı, öğretmenler ve diğer görevlilerle iş birliği yapar. • Öğretmenlik uygulaması etkinlikleri kapsamında, yaptıkları çalışmaları ve raporları içeren bir dosyayı uygulama öğretim elemanına teslim eder. • Kişisel ve meslekî yeterliliğini geliştirmek için sürekli çaba gösterir. Ancak öğretmen adayları programlarından mezun olduktan sonra mesleğe başladıkları ilk yıllarda belli başlı problemlerle karşılaşmaya devam etmektedir. Bu nedenle mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin ilk yılını ifade eden adaylık sürecinde bir mentörün yol göstermesine ihtyaç duymaktadırlar. Mesleklerinin ilk yıllarında olan öğretmenler, gerek aldıkları ağılıklı teorik eğitimi uygulamaya sırasında gerekse kurum içi idari konulara aşina olmamalarından kaynaklı çeşitli sorunlar yaşamaktadır. Bunlara tecrübesizlik, çok şey yaparak kendini ispatlama gayreti, denetlenme kaygısı, kurum kültürüne ve çevreye adaptasyon sorunları, öğrencilikten öğretmenliğe geçişteki rol değişimine alışma süreci, aday öğretmenler üzerindeki yoğun baskılar ve benzeri problemler eklenebilir. Ekinci (2010), öğretmenlik mesleğini, teorik bilgi birikiminin yanı sıra uygulamaya dayalı deneyim ve yaşantı ile bir bütünlük gösteren, sanatsal, sosyal ve liderlik boyutları ağırlıkta olan bir meslek olarak tanımlayarak, bu adaylık sürecinin uygulamaya dayalı etkin ve işlevsel bir planlama ile yeterli deneyim ve beceri kazandıracak nitelikte olması gerektiğini vurgulamaktadır. Aday öğretmenlerin yetiştirilmesi sorumluluğu, görev tanımları içerisinde “Aday personelin yetişmesi için gereken tedbirleri alır” (2508 Sayılı T.D.) ifadesi ile okul müdürlerine verilmektedir (Ekinci, 2010). Aday öğretmenlerin yetiştirilmesi “MEB Aday Memurların Yetiştirilmesine İlişkin Yönetmelik” kapsamında açıklanır bu yönetmelik takip edilerek uygulanır. Bu süreçte bütün planlama ve uygulama sorumluğu okul müdürlerine aittir. Aday öğretmenin yetiştirimesinde rehberlik yapması amacıyla mesleki tecrübesine ve görev bilincine güvenilen bir öğretmen görevlendirilir. Rehber eğitici ve rehber öğretmenler bu görevlerin yetirine getirirlmesi ile iligili okul veya kurum amirine karşı sorumludur. Söz konusu yönetmeliğin 28. Maddesinde belirtilen Rehber Eğitici ve Rehber Öğretmenlerin görevleri aşağıda listelenmiştir (MEB, 1995): a) Okul veya kurum amirinin emirleri doğrultusunda aday memurun uygulamalı eğitim programında gösterilen faaliyetlerin gerçekleşmesi için gerekli tedbirleri almak, b) Aday memurun uygulamalı eğitim programlarına uygun olarak yetiimesi için izleme, yöneltme ve rehberlikte bulunmak, c) Periyodik olarak aday memur hakkındaki görüşlerini raporlar halinde birim amirine sunmak. Bu raporlarda aday memur hakkında: • Eksiklerini tamamlamaya ve yetiştirilmesine yönelik önerileri belirtmek, • Değerlendirilmesine ilişkin hususları belirtmek, • Varsa bu hususlara ilişkin belgeleri ibraz etmek. d) Uygulamalı eğitim süresi sonunda aday memurun adaylığının kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin görüşünü, sicil amirlerince dikkate alınmak üzere uygulamalı eğitim değerlendirme belgesindeki niteliklere uygun olarak belirtmek. Aday Memurların Yetiştirilmesi programı 3 aşamada gerçekleşir (MEB, 1995): 1. Temel eğitim 2. Hazırlayıcı eğitim 3. Uygulama eğitimi 1. Temel eğitim: Aday memurlara devlet memurlarının ortak özellikleriyle ilgili temel bilgileri vermek amacıyla hazırlanan bu eğitim bütün sınıf ve kadrodalardaki memurlara ortak bir program içerisinde sunulur. 2. Hazırlayıcı eğitim: Hazırlayıcı eğitimde aday memurların bulundukları kadro ve görevleri göz önünde bulundurularak gerekli bilgi ve becerileri ve donanımları kazandırmak ve görevlerine uyumlarını sağlamalarını kolaylatırmaktır. Hazırlayıcı eğitim temel eğitimden sonra ikinci aşamada gerçekleştirilir. 3. Uygulama eğitimi: Bu aşamada hazırlayıcı eğitim döneminde teorik bilgileri ve atandıkları kadro ve görev ile iligili bilgi ve beceri edinen memurların bunları uygulamak suretiyle tecribe edinmelerini sağlamak hedeflenmektedir. Aday öğretmenler için belirlenecek uygulama yerlerinde kendi branşlarında öğretmen yeterliliğine sahip en az bir öğretmenin ve yine o branşla ilgili ders araç, gereç ve imkanların temin edilmesi gerekmektedir. Bu uygulama eğitimi süresinde eğitime tabi olan aday öğretmenler bulundukları okulda yapılan öğretmenler kurulu toplantılarına ve görevlendrilidikleri kurs, seminer ve konferans gibi eğitsel etkinliklere katılmak zorundadır. Derslere ancak rehber öğretmen nezaretinde girilebilirler.